5 yaşındaki çocuğun diz ağrısı
1Çocuklarda diz ağrısı nedenleri. 1.1 Büyüme nedeniyle diz ağrısı; 1.2 Çocuklarda endişe kaynağı olabilecek diz ağrısı nedenleri; 2 Ne zaman doktora görünmeli? 2.1 Çocuklarda diz ağrısı teşhisi; 3 Çocuklarda diz ağrısı tedavisi. 3.1 mola; 3.2 Fizik tedavi ve egzersizler; 3.3 Non-steroid anti-inflamatuar ilaçlar; 3.4
Dizeklemi hayat boyunca en çok kullanılan eklemlerden biridir.35- 45 yaş arası diz ağrılarının sık görüldüğü zamanlardır. Diz ağrıları genellikle;-Büyüme çağındaki çocuklarda,
DİZAĞRISI. Sol dizim boşluğa düşer gibi oluyor ve merdiven inip çıkarken namaz kılarken şiddetli ağrım oluyordu.Doktor Mr sonucuma göre Menisküs ve Önçapraz bağların yırtıldığını fizik tedavi görmem gerektiğini söyledi.Kendi evimde istediğim saatte fizik tedavimi oldum hafta 4 günden 1 ay sürdü şuan ağrım yok daha güçlüyüm.Ali Zorkun Yaş 38 Fabrikatör
796 17. 5 Mart 2012. EGE1. #1. herkese merhaba. oğlum 6 yaşında son bir aydır baldır ağrıları ve diz ağrıları var. cuma günü dizini kıramadı. yürüyemedi oturamadı. o kadar kötüydü durum. doktora götürdük. birsürü kan testi yapıldı, kalça ve baldır röntgeni çekildi birşey çıkmadı. 20 gün sonra romatizma test
Hakanbakar YOUTUBE DA RUKYEPapaz büyüsü,41 Büyüsü,Büyü Tazeleme,KÖTÜLÜK BÜYÜSÜ,Voodoo Büyüsü,Kan Büyüsükara büyüyü bozmak,İp Büyüsü,Aşk Büyüsü,Evlilik Büyüs
Site De Rencontre Serieux Dans Le Monde. Eklenme Tarihi 15 Ağustos 2017, Salı, 1154 Son düzenleme 15 Ağustos 2017, Salı, 1154 Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Uzmanı Prof. Dr. Salih KAVUKÇU, Çocukların Vücudunda Herhangi Bir Yerinin Ağrıdığını İfade Ettiği Zaman Bu Durumun Ebeveynler için Çok Önemli Kaygı Kaynağı Olduğunu, Aslında Bu Ağrıların Nedeninin Büyüyen Çocuğun Gelişimi ile İlgili Olabileceğini Söyledi. Prof. Dr. Salih KAVUKÇU, Ağrıların Çocuklar için Son Derece Önemli Bir Hastalığın da İşareti Olabileceğinin Gözardı Edilmemesi Gerektiğini de Sözlerine Ekledi. Genellikle Çocuklarda Görülen Tekrarlayıcı Bacak Ağrıları Büyüme Ağrıları Olarak Kabul Ediliyor Çocuk yaş grubunda daha çok görülen tekrarlayıcı bacak ağrılarının iskelet ve kas kaynaklı ağrılar olarak en sık nedenler arasında görüldüğünü söyleyen Prof. Dr. Salih KAVUKÇU, bu ağrıların “Büyüme Ağrıları” olarak ifade edildiğini belirtti. Büyüme ağrısının tanımı için çocukluk yaş grubunda ortaya çıkması ve her iki alt bacaklarda tekrarlayan ağrılar şeklinde baş göstermesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Salih KAVUKÇU, ağrının süresinin 72’i saatin altında olması gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Salih KAVUKÇU şöyle devam etti “Ağrı çocuğun geçirdiği bir travma ile ilişkili değildir. Bir düşme, yaralanma veya kaza sonrası ortaya çıkan ağrı şeklinde olmamalıdır. Belli bir kemik bölgesinde meydana gelmez. Çocuk bacaklarının, bacak kaslarının ağrıdığını ifade eder. Herhangi bir eklemin hareket alanında kısıtlılık yoktur. Çocuğun ağrıdığını ifade ettiği yerde kızarıklık yoktur. Herhangi bir şişlik bulunmaz. Bölgesel bir hassasiyet söz konusu değildir. Yangı olarak tanımlanan ağrı, kızarıklık, şişlik, hassasiyet ve fonksiyon kaybı ile kendini gösteren bir hastalık dönemi söz konusu değildir.” Ergenlik Döneminde Boy Uzaması Büyüme Ağrılarını Tetikliyor Büyüme ağrısının çocukların %3 – 50’sinde görülebileceğini söyleyen Prof. Dr. Salih KAVUKÇU, özellikle 4 -6 yaş arasındaki çocukların %38’inde karşımıza çıktığını belirtti. Bu ağrıların daha çok selim seyirli gecelerde ortaya çıktığını söyleyen Prof. Dr. Salih KAVUKÇU, ağrıların “Büyüme Ağrısı” olarak nitelendirilmesine karşın ergenlik dönemindeki boy uzamasının da bu ağrılara neden olduğunu ifade etti. Büyüme Ağrılarına İlişkin Farklı Teoriler Büyüme ağrılarının nedeninin tam olarak anlaşılamadığını da söyleyen Prof. Dr. Salih KAVUKÇU, tıp dünyasında bu ağrıların nedeniyle ilgili çeşitli teorilerin öne sürüldüğünü belirtti. Bu teorilerden birinin çocukların iskelet yapısının hızlı büyümesi olarak gösterildiğini söyleyen Prof. Dr. Salih KAVUKÇU, çocukların kaslarının kemiğe tutundukları yapılarında bu hıza uygun şekilde büyümemesinden kaynaklandığını belirtti. Tıp dünyasında bir diğer görüşün gün boyu çok hareketli olan bir çocuğun kaslarındaki yorgunluğun gece ortaya çıkması ile ağrıların olduğu öngörüsünde bulunulduğunu da söyleyen Prof. Dr. Salih KAVUKÇU, bir diğer farklı bakışın çocuğun anatomik veya ortopedik olarak farklılığına bağlı olarak ortaya çıkan bir durum olabileceğini ifade ederek, tüm bu varsayımlardan farklı olarak, bu ağrılardan söz eden çocuklarda karın ağrısı ve baş ağrılarının da sıklıkla ifade edildiği; dolayısı ile büyüme ağrılarının bir ağrı algılama farklılığı olarak öne sürüldüğünü söyledi. Büyüme Ağrılarını Masaj ve Ağrı Kesiciler Yardımıyla Hafifletebilirsiniz Büyüme ağrılarının geceleri bacaklarda ve ayni zamanda bacakların diz üstündeki uyluk veya diz altındaki baldır bölgelerinde olduğunu söyleyen Prof. Dr. Salih KAVUKÇU, ağrının her iki bacakta da ortaya çıktığını ve bu durumda eklem tutulumunun olmadığını belirtti. Hafif bir masaj ile ya da ağrı kesici ilaçlar ile ağrıların iyileşebildiğini söyleyen Prof. Dr. Salih KAVUKÇU, çocukların ağrıdan yakınmadan gün boyunca normal aktivitelerini sürdürebildiğini ifade etti. Prof. Dr. Salih KAVUKÇU “Büyüme Ağrıları Başka Bir Hastalığa İşaret Etmez” Genelde hekime başvurulduğunda fizik muayenede herhangi patolojik bir bulgu saptanmaz ise laboratuvar tetkiklerinde de bir bozukluk çıkmadığını söyleyen Prof. Dr. Salih KAVUKÇU, rutin kan ve idrar analizlerinin de normal oranda bulunduğunu, ayni zamanda vücutta bir iltihabın olmadığını ve görüntü içeren tetkiklerin de normal gözlemlendiğini belirtti. Büyüme ağrılarının herhangi bir hastalıkla birlikte bulunmadığını ifade eden Prof. Dr. Salih KAVUKÇU şöyle devam etti “Diğer bir ifade ile büyüme ağrıları başka bir hastalığa işaret etmez. Ancak aile üzerinde endişelere neden olabilir. Uzun süre analjezik kullanımına yol açabilir. Hekim “büyüme ağrısı” tanısı koyarken, olası diğer tanılardan uzaklaşmaya çalışır. Hastalık selim seyirlidir. Kendi kendine iyileşecektir. Hastanın ve yakınlarının bu bilgilere inanması gerekir. Çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanının önereceği pasif egzersizler ve diğer yaklaşımlar ile çocuğun konforu sağlanmış olur.”
Büyüme ağrıları çocukluk döneminde kas-iskelet gelişimi ile birlikte sıklıkla karşılaşılan ağrılar bütünüdür. 4-12 yaş arasındaki çocukların birçoğunda ağrılar görülür. 4 ile 6 yaş arasında başlayan ağrılar zaman ilerledikçe şiddetini ağrısı nerede hissedilir?Büyüme ağrısı genellikle baldırlarda, kaval kemiğinde, uyluğun ön kısımlarında ve diz arkasında hissedilir. Ağrı çoğunlukla geceleri olur ve şiddetli geçen ağrılar uykudan uyandırabilir. Ağrıdan her iki bacak da etkilenir. Bir gün ağrı olurken, başka bir gün ağrı olmayabilir. Ağrı bazen saatler sürebilir, bazen de anlık olarak ağrısının nedenleriBüyüme ağrılarının kesin olarak nedeni bilinmese de çeşitli teoriler ortaya koyulmuştur. Anatomik teoriye göre, yaygın eklem-bağ gevşekliği, dizlerde dışa parantezlik ve yumuşak düztabanlık gibi nedenler yürüme mekaniğini etkileyerek ağrıya yol teorisi ise ağrıların çocukların fiziksel aktivitenin bol olduğu günlerde daha yoğun görüldüğü gözlemine dayanıyor. Yorulma teorisini destekleyen diğer bulgular ise kas ağrılarının kramp tarzında gerçekleşmesi. Büyüme ağrısından şikayetçi olan çocukların mineral yoğunluğu ve D vitamini düzeyleri daha düşüktür. Diğer bir teori ise çocukların stres altında olmasının ağrıları tetikliyor ağrısı başka hastalıklara benzeyebilirAğrının tek taraflı, bölgesel ve devamlı olması, uyku vakitleri yerine gündüzleri daha baskın olması, eklemlerde sertlik ve şişlikle ilişkili olması, eklem problemleri, romatizmal hastalıklar gibi başka bir ağrı sebebi olabileceğini gösterir. Ayrıca ateş, aşırı halsizlik, gece terlemesi ve solgunluk gibi bulgularla beraber ağrıların altında yatan ciddi bir onkolojik hastalık olabilir. Çocuklarda kas-iskelet sistemi ağrılarının D vitamini, demir, folik asit, magnezyum ve kalsiyum gibi vitamin ve minerallerin eksikliği ile de giderilebileceği ağrısına nasıl teşhis konur?Büyüme ağrısının teşhisi, diğer ağrı sebepleri elenerek konur. Büyüme ağrısında genellikle hikaye tipiktir. Laboratuvar testleriyle MR, röntgen, tomografi ve kemik taraması gibi testler sebepleri tespit etmek için kullanılır. Sonra asıl kaynak tespit edildiğinde tedavi süreci ağrısı nasıl tedavi edilir?Çocuklarda büyüme ağrısının neden olduğu şikayetler anne ve babaları endişelendirir. Fakat büyüme ağrısı genellikle ergenlik döneminde herhangi bir tedaviye gerek kalmadan etkisi azalarak biter. Hamstring, kuadriseps ve baldır kaslarını germe egzersizleri faydalı olabilir. Ayrıca ağrının olduğu bölgelere sıcak uygulama ve masaj yapılabilir. Ağrının şiddetli olduğu durumlarda ağrı kesici ile tedavi uygulanabilir.
*MeleK* Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım 1 Çocuklarda Diz Ağrısı çocuklarda diz ağrıları çocuklarda diz ağrısı ağrisi ağrısı nedenleri ağrısının nedenleri Çocuklar, özellikle de kız çocuklar genellikle diz ağrısıyla başvururlar. Öykü genellikle özelliksizdir. Fakat ender olarak iyi bir yaralanma öyküsü elde edilebilir. Bu durumda ligament ya da epifiz hasarı için dikkatli bir inceleme yapılmalıdır. Gevşek yapının varlığından da kuşkulanılmalıdır. Birçok olguda, travma anının tanımlanması olanaklı değildir. Dizin radyografileri de alınmalıdır. Genellikle bunlar normaldir fakat seyrek olarak osteokondritis dissekansa ilişkin bulgular görülebilir. Bu durumda gevşek fragmanın cerrahi olarak çıkarılması için ortopediste sevk yapılmalıdır. Resim 1 Çocuğun sağ dirseği tipik çekilmiş dirsek görünümündedir. Retropatellar ağrı yaygındır. İnceleme sırasında, patellanın femoral kondillere karşı kompresyonu, ağrıya neden olabilir. Düz radyografi nadiren anormallik gösterir ve belirgin patoloji olasılığını ortadan kaldırmak için uygulanabilir. Olguların çoğunda, küçük bir acil tedavi uygulanır ve bunun dışında kuadriseps hacmini korumak için fizyoterapi ve hafif egzersizler uygulanır. Ayrıca çocuk daha ileri değerlendirmeler için bir ortopediste sevk edilmesi uygundur. Çekilmiş Dirsek Çekilmiş dirsek ebe dirseği çocukların hastaneye getirilmesi için yaygın bir nedendir. Genellikle özenli davranılıp tanı konulması için araştırılmaz. Tipik olarak, çocuk küçük bir yaş grubundadır 1 ile 5 yaş arası. Kollarından birini kullanmama öyküsü ile getirilir Resim 1. Daha ayrıntılı sorular, olguların yaklaşık %70’inde bir traksiyon öyküsünü ortaya çıkartır. Bu, çocuğun oyun sırasında kollarından çekilmesi, asılması ya da sallandırılması sonucu olabilir. Eğer klinik tablo yoksa, diğer anlamlı patolojiler ekarte edilmelidir. Olguların azınlığında <%10, düşme öyküsü olabilir. Geri kalanlarda bir travma öyküsü yoktur. Bu çocuklara bir tedavi önerilmeden önce genellikle tam bir fizik inceleme ve röntgen incelemeleri uygulanır. Böylece suprakondüler kırık ya da üst, alt kolun bir başka patolojisi ekarte edilebilir. Resim 2 Manipülasyondan önce doktorun elinin pozisyonu. Bu evrede çocuk ve ailesi dikkatle yönledirilmelidir. Eğer traksiyonla ilgili iyi bir öykü temin edilebildiyse, dirsek biraz sonra anlatılacağı gibi uygun bir biçimde tedavi edilebilir. Etkilenen kol doktorun kontralateral eli tarafından tutulur, örneğin çekilmiş sağ dirsek doktorun sol eliyle tutulur. Daha sonra doktor çocuğun elini, kendi serbest eliyle el çırpacak biçimde hareket ettirir Resim 2. Etkilenen dirsek yumuşak bir şekilde ilk ele alınır ve dirsek yavaşça 90 derece fleksiyona getirilir. Başparmak radius başına bastılırır, el dirseği çevreler ve doktorun iki eli birden kompresyon yapar ve çocuğun koluna pronasyon yaptırılır. Genellikle palpabl bir klik sesi vardır ve seyrek olarak bu kulakla da duyulur. Eğer bir klik hissedilmezse yukarda anlattığımız manipülasyon yeniden uygulanmalıdır, ancak bu kez ön kol klik duyulana ya da hissedilene kadar supinasyon yaptırılmalıdır. Başarılı olunduğunda, çocuk normal işlevlerinin geri geldiği görülene kadar birkaç dakika bekleme odasında bekletilir. Lezyon hakkında ve nasıl önleneceği konusunda çocuğun anne ve babasına açıklama yapılır. Genellikle bu olaydan sorumlu olan kişi çok utanmıştır ve çocuğun kolunu kırmadığını anlayınca aşırı derecede rahatlar. İkinci bir girişime karşın klik hissedilmemesi şu anlamlara gelir; * Tanı yanlıştır. * Teknik yanlıştır. Bu durumda daha deneyimli bir meslektaşa danışılmalıdır. Genellikle bu deneyimli meslektaş dirseği başarılı bir biçimde nanipüle eder. Ender olarak her iki hekim de başarısız olur. Bu durumda çocuğun kolu sarılarak bir omuz askısına alınmalı ve evine gönderilmelidir. Çocuk bir ya da iki gün sonra yeniden görülür ve genellikle başarıyla tedavi edilir. Eğer yine tedavi edilemiyorsa artık dirsek çevresindeki bir epifiz kırığı gibi tedavi edilir. Aşırı Kullanma Hasarı Tenosinovit tendon kılıfında bir enflamasyondur ve genellikle bu bölgenin aşırı kullanılmasıyla bağlantılıdır. Bu durumun sık olarak oluştuğu bölgeler, el bileği eklemi de de Quervain tenosinoviti, peroneal fibulaya ait olan tendonlar, aşil tendon, kirişler ve kasıktır. Tipik olarak, çocuğun etkilenen tendon etrafında 2-3 gündür ağrıdan yakınması ile başvurulur. Ağrının başlamasından bir hafta önce bir aşırı kullanma öyküsü saptanabilir. Geçmişe doğru iyi bir öykü alınırsa genellikle bir neden tanımlanabilir. Ayak ve ayak bileği etrafında bir tendon ağrısı olan çocuklar genellikle çok aktiftirler ve dans etme, bale, judo gibi etkinliklere katılmaktadırlar. Çocuğun katıldığı aktiviteler ve katılma biçimi incelenmelidir. Ayak ve bacak sorunları için giyilen ayakkabılar da değerlendirilmelidir. Tendon hasarı tanısı konulduktan sonra, çocuk mümkün olduğu kadar kısa bir süre içerisinde fizyoterapiye başlatılmalıdır. Pediatrik spor ve aşırı kullanma hasarı konusunda deneyimli olan bir fizyoterapist akut sorunu çözmek için tedaviye başlar. Ayrıca, sportif aktivitelere doğru bir yolla katılmak için ve uygun ayakkabı seçimi için gerekli önerilerde bulunulmalı ve gereken diğer yardımlar da yapılmalıdır. Seyrek olarak, kısa bir non-steroidal anti-inflamatuar NSAID ilaç tedavisi gerekir. Bölünmüş dozlarda 20/mg/kg ibuprofen 3-4 gün içerisinde etkili olabilir. Eğer bu dozajda belirtilerde gerileme olmuyorsa NSAID'lerle tedaviyi sürdürmenin gereği yoktur. Bu gibi ilaç rejimleri uygulandığında birçok çocuğun belirtileri gerilemekte ve çok az sayıda çocukta diğer tedavi yöntemlerine gereksinim duyulmaktadır. Bu tedavi bir romatolog tarafından uygulanmalıdır.
Çocukluk çağında kanser vakalarının yüzde 30’unu oluşturan lösemi, özellikle 5 yaş altı çocuklarda daha sık izleniyor. Kan kanseri olarak da bilinen löseminin en önemli belirtileri arasında; halsizlik, kilo kaybı, kemik ağrıları, ateş ve vücuttaki morluklA+A-Çocukluk çağında kanser vakalarının yüzde 30’unu oluşturan lösemi, özellikle 5 yaş altı çocuklarda daha sık izleniyor. Kan kanseri olarak da bilinen löseminin en önemli belirtileri arasında; halsizlik, kilo kaybı, kemik ağrıları, ateş ve vücuttaki morluklar bulunuyor. Erken teşhisin büyük önem taşıdığı lösemi hastalığında uygulanacak tedavi sonucunda hastalarda yaşam kalitesi ve süresi artıyor. Memorial Ankara Hastanesi Çocuk Onkoloji ve Çocuk Hematoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Ahmet Demir, “2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası’”nda çocuklarda lösemi hastalığı ve tedavisi ile ilgili bilgi verdi. Toplumda kan kanseri olarak da bilinen lösemi, kemik iliğinde bulunan hücrelerin bir kısmının kontrolsüz ve anormal şekilde çoğalması ile ortaya çıkan bir hastalıktır. Tüm çocukluk çağı kanserlerinin yaklaşık yüzde 30’unu oluşturmaktadır. Lösemilerin 4/3’ünü akut lenfoblastik lösemi, kalanını ise akut myeloblastik lösemi oluşturmaktadır. 15 yaş altı her 100 bin çocuğun 3-4’ünde görülür. Erkeklerde daha sık izlenmekle birlikte her yaşta, özellikle en sık 5 yaş altında ortaya çıkmaktadır. Çocuğunuzu iyi gözlemleyinLösemi hastalığında lösemik hücrelerin kemik iliğine saldırması sonucu, kemik iliğinde üretilen kırmızı hücre, beyaz hücre lökosit ve trombositlerin azalmasına bağlı belirti ve bulgular ortaya çıkar. Lösemi hastalığında ortaya çıkan belirtiler şu şekildedir -Kırmızı hücre sayılarındaki düşüklüğe bağlı olarak hastada solukluk, halsizlik, bitkinlik, yorgunluk, iştahsızlık, kilo almama ve kilo kaybı iliğinin kansızlığı tolere etmek için aşırı çalışmasına bağlı kemik ağrıları ortaya çıkabilir. - Lökosit sayılarındaki azalma sonucu ateş, genel düşkünlük hali, ağız mukozası ve bademciklerde yaygın ağrılı yaralar Trombosit düşüklüğüne bağlı olarak diş eti kanaması, burun kanaması, ciltte toplu iğne başı büyüklüğünde veya daha büyük cilt içi kanmalar denilen peteşi, purpura ve ekimozlar morluklar Lösemi gelişim yaşının en sık 5 yaş altı olduğu dikkate alındığında, oyun çocuğu olmaları nedeni ile diz altı bölgede morlukların oluşması olağan kabul edilebilir. Ancak bunu da diğer belirti ve bulgularla birlikte değerlendirmek gerekir. Beklenmeyen vücut bölgelerinde morlukların olması mutlaka araştırılmalıdır. Lösemi dışı nedenler de akılda tutulmalıdır. -Vakaların bir kısmında boyunda, koltuk altlarında, kasıklarda lenf bezi büyümeleri görülebilir. -Diğer önemli bir bulgu da karın şişliğidir. Bu şişlik karaciğer ve dalak büyüklüğüne bağlı olabileceği gibi karında biriken sıvıya da bağlı olabilir. -Nörolojik belirti ve bulgular ile ani gelişen görme sorunları da lösemiye bağlı olabilir. Genetik faktörler hastalıkta büyük rol oynar Löseminin risk faktörleri arasında sıklıkla genetik faktörler daha önemli iken radyasyon, benzen, pestisitler, hidrokarbonlara maruziyet, gebelikte annenin alkol kullanması, annenin gebelikten önce ve gebelik sırasında sigara kullanması ve çocukta bazı genetik hastalıkların bulunması diğer en önemli risk faktörleri olarak başarısı oldukça yüksekLösemi hastalığında tedavinin ana eksenini çoklu ilaçlardan oluşan kemoterapi oluşturur. Vakanın özelliklerine göre santral sinir sistemine veya başka bazı bölgelere lokal radyoterapi gerekebilir. Beyinde hastalık olmaması için önleyici olarak beyin sıvısı bölgesine kemoterapi ilaçlarının uygulanması da tedavinin ana unsurları arasında yer alır. Risk gruplarına göre değişmekle birlikte lösemi hastalarında genel sağ kalım yüzde 90’ın üzerinde olmaktadır. Lösemide hastalarında, özellikle düşük risk grubunda hastalığın erken dönemde teşhis edilmesi önem taşımaktadır. Erken teşhis ile daha az yoğunluklu tedavi ile daha yüksek başarı elde etmek mümkün hale gelir. Bununla birlikte bu hastalarda tedavi protokolüne kesin bir şekilde riayet edilmesi gerekir. Enfeksiyonlar, beslenme, hijyen, ağız bakımı, sosyal yaşam, eğitim süreci ve aile içi bakım süreçlerine çok dikkat edilmesi gerekir.
İSTANBUL AA - Medicana International İstanbul Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Halil İbrahim Küçük, 'Çocuğun hayat kalitesini kısmen bozan ağrı ve huzursuzluk gibi uyku kalitesini bozabilen şikayetlerin anne babalarca ve çocuk hekimlerince önemsenmesi ve hızla değerlendirilmesi gerekir.' ifadesini konuya ilişkin yazılı açıklamasında, çocukluk çağında birçok hastalığa veya büyümeye bağlı kemiklerde ve bacaklarda ağrı olabildiğini hastalıkları, çocukluk çağı kan hastalıkları, romatizmal hastalıklar, kemik tümörleri ve enfeksiyöz hastalıkların çocuklarda kas ve kemik ağrısına yol açabildiğini dile getiren Küçük, şunları kaydetti'Çocukluk çağında 3-12 yaş aralığında büyüme çağı olarak ifade edilen bu dönemde boy uzaması, vücuttaki değişiklikler kramp şeklinde derin, rahatsız edici bir takım şikayetlere neden olabilmektedir. Bu tür fizyolojik kemik, ligament ve kas dokudaki değişimlere bağlı oluşan ağrı şikayeti hastalık olarak çocuğun hayat kalitesini kısmen bozan ağrı ve huzursuzluk gibi uyku kalitesini bozabilen şikayetlerin anne babalarca ve çocuk hekimlerince önemsenmesi ve hızla değerlendirilmesi gerekir.'- 'Romatizma çocukluk çağında başlayabilir'Küçük, toplumda çocuklarda erişkinlerdekine benzer romatizmal hastalıkların olmayacağı yönünde bir inanış olduğunu ancak romatizmal hastalıklar konusunda farkındalığın ve hekimlere başvuruların artması ile daha fazla tanı konulduğunu eklem ağrısı, kas güçsüzlüğü ve tutukluk gibi şikayetlerin özellikle belli bazı eklemlerde yoğunlaşan şikayetler ile romatizmal hastalıkların mutlaka değerlendirilmesini gerektirdiğine işaret eden Küçük şu ifadeleri kullandı'Masaj ve ağrı kesicilerle rahatlama sağlanabildiği için genellikle doktora başvurmada aileler gecikebilmektedir. Romatizmal ağrılar 6 haftadan uzun süren şikayetlere neden olabilmektedir. Fizik muayene ve laboratuvar testleri ile tanı konulabilmektedir. Ailesel akdeniz ateşi, juvenil romatoid artrit ve erişkinde de görülen bazı romatizmal hastalıkları çocukluk çağında da görmek mümkündür. Bu yönüyle çocuğu huzursuz eden ağrıların mutlaka bir çocuk doktoru ile görüşülerek değerlendirilmesi, tanıda gecikilmemesi bazen çocukluk çağında görülebilen kan hastalıkları ve kemik tümörlerinde de ortaya çıkabilmektedir. Yaygın kemik ağrıları bazen kemik iliği kaynaklı kanserlerde eklem iltihapları ile birlikte ilk bulgu olabilmektedir. Çocukta sık ateşlenme, vücutta daha önceden rastlanmayan morluklar, noktasal döküntüler, eklem şişlikleri kemik ağrısı ile birlikte ise çocukluk çağı kemik iliğini ilgilendiren hastalıklar yönünden hızlıca değerlendirilmesini gerektirir.'Küçük, büyüme ağrısı kararı vermeden önce ciddi hastalıkların olmadığının ve kemik ağrısının başka hastalıklar sonucu oluşmadığının ortaya konulmasının büyük önem taşıdığını vurguladı.'Büyüme ağrısı demek ciddi hastalıkların tanısını geciktirecek ve tedavi şansını azaltabilecektir.' uyarısında bulunan Küçük, şu bilgileri paylaştı'Çocuğun bacak ağrısının altında yatan nedenin bulunup ailenin 'semptomatik' yani rahatlatıcı uygun tedavilere yönlendirilmesi gerekir. Büyüme ağrısı, kol ve bacaklarda hissedilen, yorgunlukla artan, gece geç saatlerde uykudan uyandırabilen, masaj ve dinlenmekle, ağrı kesicilerle rahatlayan, sabah hiçbir şikayetin kalmadığı ağrılardır. Tanıyı netleştirdikten sonra çocuklarımızı rahatlatmak gerektiğinde ilaçlara başvurmak yeterli olacaktır.'
5 yaşındaki çocuğun diz ağrısı